Mürüvvet Kekilli
1946 da doğdu. Halk müziğine gönül vermiş beş çocuk annesiydi. Adana MHP İl kadın kolları başkanlığını yürütüyordu. Aynı zamanda sahne ve plak çalışmaları mevcuttu. Ülkücü gençlik onu “Bozkurt Ana” diye bilir bir ana sevgisiyle muhabbet duyardı. Mürüvvet Ana türküler ve marşlar ile gençlerin dimağına Türk milliyetçiliğini nakşediyordu. Ve şöyle sesleniyordu;
“Haber verin bozkurtlarım gelsinler.
Azdı yaralarım merhem olsunlar.
Moskof uşağından hesap sorsunlar.
Soracağız bir gün imanımız var.
Anadolu Kırım Kafkas Türkistan.
Bağrımda yazılı bir ulu destan
Kerkük Kıbrıs Batı Trakya İran
Alacağız ahd-ü peymanımız var”
Bozkurt Ana duruşu aile hayatı ve kararlığı ile her dönemde sanatçıların örnek alacağı ideal sanatçı modelidir. Aşık Feymani usta onun için; “O koca bir dağ” ifadesini kullanırdı. 16 Ağustos 1980 sabah 09.00 sıralarında sol görüşlü teröristlerin baskını sonucu evinde ağır yaralandı. Uzun süre tedavi görmesine rağmen Ankara Gülhane Hastanesi’nde şehit düştü. Kabri Adana’da Karşıyaka Asri Mezarlığındadır.
Fahriye Altınok, Nilgün Altınok
25 Haziran 1980’de, emekli Binbaşı Ali Rıza Altınok’un kapısını çalan biri kadın dört DHKP-C militanı, “Biz Tıp fakültesi öğrencileriyiz. Size ait daireyi kiralamak istiyoruz.” diyerek Altınoklara ait bir kiralık daireyi görmek istediklerini söylediler. Ali Rıza Beyin eşi, o zaman MHP Gaziosmanpaşa kadın kolları başkanı olan Fahriye Hanım daireyi gezdirdikten sonra fiyat konusunda görüşmek üzere onları kendi evlerine, sofralarına buyur etti. Altınoklar’ın evine girer girmez silahlarını çeken 4 militan, bütün aileyi oturma odasına toplayarak şehit etti. Ali Rıza Başkan, eşi Fahriye Hanım ve 16 yaşındaki kızları Nilgün. Üçü de ülkücü şehitler kervanına katıldılar o gün. Kâtilleri Ayşe Hülya Özzümrüt 11 sene hapis yattı ve 1991 senesinde şartlı tahliye edildi.
Nihal Çizmecioğlu
12 Kasım 1979’da Şanlıurfa’nın Yıldız Meydanı’nda şehadete erdiğinde, henüz 23 yaşında ve 5 aylık evliydi. Bir bankanın şube şefliğini yapan Nihâl Çizmecioğlu, akşam iş çıkışında kendisini almaya gelen eşi ile araca bindikten sonra çapraz ateşe alınmış, kaldırıldığı Özel Şelli Hastanesi’nde şehadete ermiştir.
Ayfer İnceler
İçel ilimizin Tarsus ilçesinde, Bolatlı köyünde yaşıyordu. Evli ve 4 çocuk sahibiydi. Bir taraftan yaşam mücadelesi vermek, bir taraftan vatanına, milletine, bayrağına, ezanına sahip çıkma mücadelesi vermek, bir taraftan da annelik vazifesini yerine getirmek için verdiği mücadele 41 yıllık ömrünü bir çilehaneye döndürmüştü. Tarih 30 Ağustos 1979’u gösterdiğinde, sokaklarda çatışma vardı. Yüzmilyonlarca Türk’ü esir tutan, özgürlüğünü gaspeden SSCB’nin orak çekiçli bayrağını Türk’ün son kalesi, Türk’ün tek bağımsız devleti Türkiye Cumhuriyeti topraklarında dalgalandırmak isteyen Komünistler ile mücadele veren Ülkücü Gençlik sokaklarda yine çatışıyordu. Ayfer İnceler de o sırada evindeydi. Evinin kapısı tekmelenip, zorlanarak kırıldı ve eli silahlı hainler Ayfer İnceler’i hedef alarak çocuklarının gözleri önünde şehit etti. Ülkücü şehidimizin cenazesi Bolatlı köyünde toprağa verildi…
Ayşe Çetinkaya
Adana-Karataş yolu üzerinde bulunan Yüntaş İplik Fabrikası’nda işçi olarak çalışıyor ve buradaki MİSK’e (Milliyet İşçi Sendikalar Konferedarasyonu ) bağlı sendikanın kadın temsilciliğini yapıyordu. Henüz 31 yaşında iken, akşam saatlerinde evine gelerek kapıyı çalan komünist militanlar tarafından kurşunlanarak çocuklarının gözleri önünde şehit edildi. Cenazesi Adana Asri Mezarlığı’na defnedilmiştir.
Figen Çöktü
Adana’nın Karataş İlçesine bağlı Yemişli köyündendi. 19 yaşında olup, Adana Ticaret Lisesi’nde okurken komünistlerin baskıları sebebiyle tahsiline ara vermek mecburiyetinde kalmıştı. Çukobirlik Müdürlüğü’nde sekreter olarak çalışıyor ve Türkocağı mahallesinde ailece oturuyorlardı. 27 Ağustos 1980’de, geç saatlerde evlerine giren iki komünist militan tarafından kurşunlanarak, şehit edildi. Cenazesi Yemişli Köyü Mezarlığı’na defnedildi.
Bercis Seden
Bercis Seden, Burdurlu olup 42 yaşında doktordu. Gaziantep’te sağlık müdürü olarak görev yaparken, CHP ağırlıklı hükümet değişikliği sonrasında yapılan bir adaletsizliğe karşı çıkarak istifa etmiş, doktorluğa geri dönmüştü. Ayrıca Gaziantep MHP kadın kolları başkanlığını yürütüyordu. Olay günü olan 14 Eylül 1979’da, şahsi aracı ile Araban yolu üzerindeki iş yerine gittiği bir sırada, yolda pusu kurarak bekleyen komünist militanların açtıkları yaylım ateşi neticesinde vurularak şehit edilmiştir.
Onlar, vatanın ve milletin dinin ve devletin geleceği için, canlarından, evlatlarından vazgeçenlerdir. Daha 12 ve 13 yaşlarında iken, 1 Ağustos 1980’de ülkücü anne ve babalarının önünde katledilen Ordu’lu iki kız kardeş Reyhan Kuzu ve Beyhan Kuzu, Konya’da Ülkü-Bir üyesi ailenin evladı 2 yaşında şehit olan Bilge Özsoy, Fatma Yıldırım, Hanife Fendoğlu, Humriye Tekin, Hacer Aktaş, Şerife Çil ve nice şehitlerimize rahmet olsun…
Ülkü Ocakları İstanbul İl Başkanlığı | Eğitim Birimi 